Eyt Yasası ve dağ fare mi doğuracak?

YAŞAM 03.11.2022 - 12:07, Güncelleme: 03.11.2022 - 12:07
 

Eyt Yasası ve dağ fare mi doğuracak?

Eyt Yasası ve dağ fare mi doğuracak?
Son aylarda ülkenin gündemini önemli ölçüde belirleyen EYT, aslında 22 senedir her seçim öncesi çalışması yapılan ve rafa kaldırılan bir kördüğüm. Ortaya atılan fikir ve formüller ışığında vatandaşların EYT beklentisini nasıl ayarlaması gerektiğini ele alacağız. İlk defa sigortalı çalışmaya 8 Eylül 1999 ve öncesinde başlayanlar emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) kapsamında yer almaktadır. Çıkartılacak EYT düzenlemesinin bu tarihten önce sigortalı çalışmaya başlayanları kapsaması bekleniyor. 3600 prim gününü dolduran EYT’lilere kısmi aylık bağlanması, yaşlarını doldurduklarında ise tam aylığa dönüştürülmesi, üzerinde durulan formüllerden. Tabi bu şartta dahi kadınlarda 50 erkeklerde ise 55 yaş barajı taşıması uygulanabilirlik açısından tereddütlere sebep oluyor. Kadın çalışanlardan 20 yıllık sigortalılık süresi ve 7200 prim gününü, erkeklerden ise 25 yıllık sigortalılık süresi ve  9000 prim günü şartını dolduranların yaştan kurtarılması formülü. Bu model sorunu giderir gibi gözükmüyor, aksine sonradan şart getiriliyor havası oluşturması bakımından sakıncalı olabilir. Fakat 3,5 milyonu aşkın EYT topluluğunun yaklaşık üçte birinin normal prim gün şartını zaten tamamlamamış olduğu biliniyor. Yeni bir EYT taban maaşı belirleyerek EYT linin durumuna göre yani sigortalı kaç sene yaşa takıldı ise tam aylığa bağlanacağı zamana dek geçen aradaki sürede maaştaki oransal düşüşe razı bırakılıyor. Bu çok sayıda EYT li için dağın fare doğurması anlamına geliyor. Bu modeldeki kesintinin bu enflasyonist ortamda maaşı iyiden iyiye anlamsızlaştıracağını belirtmekle yetiniyoruz. 22 Sene Sonra U Dönüşü formülü 1999 öncesi koşullara tam dönüş anlamına geliyor. Bu açıdan tamamen 4447 sayılı kanunun geriye yönelik uygulamasının kaldırılması gerekiyor. Nitekim EYT’lilerin hemen hepsi bunu bekliyor. Ancak bu uygulama 22 yıldır emekli olmuş kişileri de ilgilendirdiğinden aktüeryal* dengeyi düşünüldüğünde pek olası durmuyor. Bu formül yürürlüğe girdiğinde milyonlarca kişinin yargı yoluna gitmesi bekleniyor. Bu durumda hem yargı tarafında kazanılacak davalar hem de mevcut EYT’lilere bağlanacak aylıkların mali boyutu hükümeti ciddi bir tercih yapmaya zorlamaktadır. Her vatandaşın sigortalılık durumu birbirinden özeldir. Şablon duyum ve genellemelerin birçoğunun büyük parasal kayıplara sebep olduğunu maalesef yaşayarak görmekteyiz. EYT nasıl çıkarsa çıksın çeşitli emeklilik senaryolarında maaşın düzeyi, emeklilik tarihinin daha erken oluşması, en avantajlı olan opsiyonlar, tüm bunlar hep kişisel yani duruma özel oluyor. EYT içeriğinden kimsenin emin olmadığı bir muamma iken emeklilik için geçirilen zamanda ödenen primlerin maaşı ne yönde etkilediğini denetleyebilmeli ve ona göre karar vermeli. Ortalama 25-30 sene sürecek yaşlılık dönemini önceden yönetebileceğiniz bir süreç olduğu akılda tutulmalı. Devletimiz vatandaşını bu ekonomik darboğazda daha da mağdur etmez ve EYT DAĞI umarım fare doğurmaz.   *Sigorta risklerine ve istatistiklere dayanan. Tuna TOKUÇ Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Eyt Yasası ve dağ fare mi doğuracak?

Son aylarda ülkenin gündemini önemli ölçüde belirleyen EYT, aslında 22 senedir her seçim öncesi çalışması yapılan ve rafa kaldırılan bir kördüğüm. Ortaya atılan fikir ve formüller ışığında vatandaşların EYT beklentisini nasıl ayarlaması gerektiğini ele alacağız.

İlk defa sigortalı çalışmaya 8 Eylül 1999 ve öncesinde başlayanlar emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) kapsamında yer almaktadır. Çıkartılacak EYT düzenlemesinin bu tarihten önce sigortalı çalışmaya başlayanları kapsaması bekleniyor.

  1. 3600 prim gününü dolduran EYT’lilere kısmi aylık bağlanması, yaşlarını doldurduklarında ise tam aylığa dönüştürülmesi, üzerinde durulan formüllerden. Tabi bu şartta dahi kadınlarda 50 erkeklerde ise 55 yaş barajı taşıması uygulanabilirlik açısından tereddütlere sebep oluyor.
  2. Kadın çalışanlardan 20 yıllık sigortalılık süresi ve 7200 prim gününü, erkeklerden ise 25 yıllık sigortalılık süresi ve  9000 prim günü şartını dolduranların yaştan kurtarılması formülü. Bu model sorunu giderir gibi gözükmüyor, aksine sonradan şart getiriliyor havası oluşturması bakımından sakıncalı olabilir. Fakat 3,5 milyonu aşkın EYT topluluğunun yaklaşık üçte birinin normal prim gün şartını zaten tamamlamamış olduğu biliniyor.
  3. Yeni bir EYT taban maaşı belirleyerek EYT linin durumuna göre yani sigortalı kaç sene yaşa takıldı ise tam aylığa bağlanacağı zamana dek geçen aradaki sürede maaştaki oransal düşüşe razı bırakılıyor. Bu çok sayıda EYT li için dağın fare doğurması anlamına geliyor. Bu modeldeki kesintinin bu enflasyonist ortamda maaşı iyiden iyiye anlamsızlaştıracağını belirtmekle yetiniyoruz.
  4. 22 Sene Sonra U Dönüşü formülü 1999 öncesi koşullara tam dönüş anlamına geliyor. Bu açıdan tamamen 4447 sayılı kanunun geriye yönelik uygulamasının kaldırılması gerekiyor. Nitekim EYT’lilerin hemen hepsi bunu bekliyor. Ancak bu uygulama 22 yıldır emekli olmuş kişileri de ilgilendirdiğinden aktüeryal* dengeyi düşünüldüğünde pek olası durmuyor. Bu formül yürürlüğe girdiğinde milyonlarca kişinin yargı yoluna gitmesi bekleniyor. Bu durumda hem yargı tarafında kazanılacak davalar hem de mevcut EYT’lilere bağlanacak aylıkların mali boyutu hükümeti ciddi bir tercih yapmaya zorlamaktadır.

Her vatandaşın sigortalılık durumu birbirinden özeldir. Şablon duyum ve genellemelerin birçoğunun büyük parasal kayıplara sebep olduğunu maalesef yaşayarak görmekteyiz.

EYT nasıl çıkarsa çıksın çeşitli emeklilik senaryolarında maaşın düzeyi, emeklilik tarihinin daha erken oluşması, en avantajlı olan opsiyonlar, tüm bunlar hep kişisel yani duruma özel oluyor.

EYT içeriğinden kimsenin emin olmadığı bir muamma iken emeklilik için geçirilen zamanda ödenen primlerin maaşı ne yönde etkilediğini denetleyebilmeli ve ona göre karar vermeli. Ortalama 25-30 sene sürecek yaşlılık dönemini önceden yönetebileceğiniz bir süreç olduğu akılda tutulmalı. Devletimiz vatandaşını bu ekonomik darboğazda daha da mağdur etmez ve EYT DAĞI umarım fare doğurmaz.

 

*Sigorta risklerine ve istatistiklere dayanan.

Tuna TOKUÇ

Serbest Muhasebeci Mali Müşavir

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ispartamhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.